Lohusalık doğumdan itibaren 6 haftalık bir süreçtir. Bu süreçte kadınların yaşadıkları hormonal değişikliklerin getirileri biraz sancılı olabilir. Lohusalık sürecinde olan kadınların fizyolojik ve psikolojik bazı değişimler yaşaması, onları olumsuz etkileyebilir. Bazı kadınlar bu süreci daha az sancılı atlatırken, bazı kadınların daha ağır bir süreçte bu oluşumu yaşamaları söz konusudur. Gebelik sürecinde yaşanılan değişimin, doğum sonrasında yavaşça ortadan kalktığı bu zaman diliminde, lohusalık sürecinde özellikle bayanların ruh sağlığı dikkate alınmalıdır. Burada devreye girecek olan eşler, lohusalık süreci yaşayan eşlerine gerekli desteği göstermek zorundalar. Doğumdan sonra başlayan hüzünlenme, ağlama, endişe, kaygı gibi belirtiler oluşmaktadır.
Lohusalık sendromunu kimler yaşar.
Lohusalık sendromunu öncelikle küçük yaştan anne olan kişiler yaşar. İstenmeyen gebelikler, eşin psikolojik sorunlar oluşturacak zemin hazırlaması, eşin yeterince ilgi göstermemesi, aile içi şiddet, düşük eğitim seviyesi, düşük ekonomik düzey, zor doğumlar, zor gebelik, bebeğin erken doğması, eşin çalışmıyor olması, uykusuzluk, aile ve çevresel baskı, bebeğin kronik hastalığının olması, evlilik dışı gebelik ve doğum lohusalık sürecini ve ağırlığını belirleyen en önemli faktörlerden biridir. Burada doğum yağmış olan eşe, diğer eşin ruhsal ve bedensel yaklaşması, onun özel olduğunu hissettirmesi, yanında olması ve şefkati bu süreci olumlu etkileyecek unsurlardan biridir. Lohusalık sendromu oldukça önemli ve dikkat edilmesi gereken süreçlerden biridir.
Lohusalıkta eşlere ve kişilere düşen görevler
Lohusalık sürecinde özellikle eşlerin çok dikkatli ve hassas olmaları gerekmektedir. Gebelik sürecinde çevrenin vermiş olduğu destekte çok önemlidir. Bebeğin doğum sevincini yeterince yaşamayan anne, depresyona girebilir, bebekle arasında iletişim kuramayabilir. Burada doktor yardımı alabilir, bu süreçte daha bilinçli davranışlar sergileyebilirsiniz. Aşırı yorgunluğun, kalabalığın, uykusuzluğun, fiziksel ve ruhsal değişimin getirdiği değişimler, bebek sevincini gölgede bırakabilecektir. Burada en büyük görev eşlere düşmektedir. Eşinizin sizin için dünyanın en güzel ve özel kadın olduğunu olan hissettirmelisiniz. Özellikle annenin yanında mutlaka bir yardımcı olmalıdır. Aile üyelerinden biri ve annenin kendine yakın hissettiği kişinin olması faydalı olacaktır. Bebek her ağladığında lohusa anne uyandırılmamalı, her gelen konuk için misafirperverlik göstermesi beklenmemelidir. Deneyimli annelerle sohbet etmesi, gerekirse internet ortamında annelerle iletişim halinde olması olumlu etkiler gösterecektir. Lohusa olan kadının kısa sürede olsa eşi tarafından dışarıya çıkarılması, onunla ilgilenmesi bu süreci daha az hasarlı geçirmesine yardımcı olacaktır. Evde bunalan ve sıkılan yeni anneye de kendini tanıması ve bu duruma alışması için zaman tanınmalıdır. Bu süreçten en faydalı ilişkiler içinde olacağı yakını eşi ve iyi anlaştığı aile bireyler ve yakın arkadaşları olacaktır. Fakat tüm bu yapılanlara rağmen iyileşme gösteremeyen annenin uzman bir doktor tarafından yardım alması da söz konusudur.